auxiliary
US /ɑːɡˈzɪl.i.er.i/
UK /ɑːɡˈzɪl.i.er.i/
1.
yardımcı, ek
providing supplementary or additional help and support
:
•
The hospital has an auxiliary power generator.
Hastane yardımcı bir jeneratöre sahip.
•
The ship has an auxiliary engine for emergencies.
Gemi acil durumlar için yardımcı bir motora sahip.
1.
yardımcı, asistan
a person providing supplementary or additional help and support
:
•
The nurse's auxiliary helped with patient care.
Hemşirenin yardımcısı hasta bakımına yardım etti.
•
She works as an auxiliary in the library.
Kütüphanede yardımcı olarak çalışıyor.
1.
yardımcı fiil
a verb used in forming the tenses, moods, and voices of other verbs
:
•
In the sentence 'I am going', 'am' is an auxiliary verb.
'I am going' cümlesinde 'am' bir yardımcı fiildir.
•
The verbs 'do', 'be', and 'have' can function as auxiliary verbs.
'Do', 'be' ve 'have' fiilleri yardımcı fiil olarak işlev görebilir.