accidental
US /ˌæk.səˈden.t̬əl/
UK /ˌæk.səˈden.t̬əl/
1.
tesadüfi, kazara
happening by chance or unexpectedly
:
•
Their meeting was purely accidental.
Tanışmaları tamamen tesadüfiydi.
•
He made an accidental discovery.
Tesadüfi bir keşif yaptı.
1.
arıza
a musical note that is not part of the key signature but is introduced by a sharp, flat, or natural sign
:
•
The composer used an accidental to temporarily alter the pitch of the note.
Besteci, notanın perdesini geçici olarak değiştirmek için bir arıza kullandı.
•
You need to play that F sharp, it's an accidental.
O Fa diyezi çalmalısın, o bir arıza.