write in
US /raɪt ɪn/
UK /raɪt ɪn/

1.
yazmak, eklemek
to include someone or something in a list or document by writing their name or details
:
•
Please write in your full name and address on the form.
Lütfen forma tam adınızı ve adresinizi yazın.
•
The committee decided to write in an additional clause to the contract.
Komite, sözleşmeye ek bir madde eklemeye karar verdi.
2.
yazarak oy kullanmak, listede olmayan bir adaya oy vermek
to vote for a candidate whose name does not appear on the ballot by writing it in
:
•
Many voters chose to write in their preferred candidate.
Birçok seçmen tercih ettikleri adayı yazarak oy kullanmayı seçti.
•
It's rare for a write-in candidate to win an election.
Yazılı bir adayın seçimi kazanması nadirdir.
3.
yazarak göndermek, mektup yazmak
to send a letter or email to a newspaper, magazine, or television/radio program
:
•
Viewers are encouraged to write in with their opinions.
İzleyiciler görüşlerini yazarak göndermeye teşvik ediliyor.
•
She decided to write in to the local newspaper about the issue.
Konuyla ilgili yerel gazeteye yazmaya karar verdi.