worship

US /ˈwɝː.ʃɪp/
UK /ˈwɝː.ʃɪp/
"worship" picture
1.

ibadet, tapınma

the feeling or expression of reverence and adoration for a deity.

:
•
The congregation gathered for Sunday worship.
Cemaat Pazar ibadeti için toplandı.
•
Ancient civilizations practiced the worship of many gods.
Antik medeniyetler birçok tanrıya tapınma pratiği yapıyordu.
:
adorationreverencevenerationhomagedevotion
2.

hayranlık, tapınma

the act of showing respect and admiration for someone or something.

:
•
His worship of money led him to make bad decisions.
Paraya olan tapınması onu kötü kararlar almaya itti.
•
The fans showed their worship for the rock star.
Hayranlar rock yıldızına olan hayranlıklarını gösterdiler.
:
admirationreverencevenerationidolizationadoration
1.

tapmak, ibadet etmek

show reverence and adoration for (a deity); honor with religious rites.

:
•
They gather every Sunday to worship God.
Her Pazar Tanrı'ya ibadet etmek için toplanırlar.
•
Many ancient cultures worshipped the sun.
Birçok antik kültür güneşe tapıyordu.
:
adorereverevenerateidolizeglorify
2.

hayran olmak, tapmak

show great admiration or devotion for (someone or something).

:
•
He worships his older brother.
Ağabeyine tapıyor.
•
She worshipped the ground he walked on.
Yürüdüğü toprağa bile tapıyordu.
:
idolizeadorerevereveneratelionize