tailored
US /ˈteɪ.lɚd/
UK /ˈteɪ.lɚd/
1.
özel dikim, uyarlanmış
made or fitted to a particular person or purpose
:
•
The suit was perfectly tailored to his measurements.
Takım elbise ölçülerine göre mükemmel bir şekilde dikilmişti.
•
We offer tailored solutions for each client's needs.
Her müşterinin ihtiyaçlarına özel çözümler sunuyoruz.
1.
uyarlamak, kişiselleştirmek
to make or adapt for a particular purpose or person
:
•
The program was tailored to meet the specific needs of the students.
Program, öğrencilerin özel ihtiyaçlarını karşılamak üzere uyarlandı.
•
She tailored her speech to suit the audience.
Konuşmasını dinleyicilere uyarladı.