sandwich between

US /ˈsænˌdwɪtʃ bɪˈtwiːn/
UK /ˈsænˌdwɪtʃ bɪˈtwiːn/
"sandwich between" picture
1.

arasına sıkışmak, arasına almak

to place or be placed tightly between two other things or people

:
The small house was sandwiched between two tall buildings.
Küçük ev iki uzun binanın arasına sıkışmıştı.
I found myself sandwiched between two strangers on the crowded bus.
Kalabalık otobüste kendimi iki yabancının arasına sıkışmış buldum.