prelude

US /ˈprel.juːd/
UK /ˈprel.juːd/
"prelude" picture
1.

başlangıç, giriş, öncü

an action or event serving as an introduction to something more important.

:
The small skirmish was a prelude to the full-scale war.
Küçük çatışma, tam ölçekli savaşın bir başlangıcıydı.
His early works were a prelude to his later masterpieces.
İlk eserleri, sonraki başyapıtlarının bir başlangıcıydı.
2.

prelüd, giriş müziği

a piece of music, typically an introductory one.

:
Chopin's Prelude in E minor is a well-known classical piece.
Chopin'in Mi minör Prelüdü, iyi bilinen bir klasik eserdir.
The concert began with a short orchestral prelude.
Konser kısa bir orkestra prelüdü ile başladı.
1.

başlangıç olmak, öncü olmak

to serve as a prelude or introduction to.

:
The quiet evening preluded a stormy night.
Sakin akşam, fırtınalı bir gecenin başlangıcıydı.
His speech preluded the main event of the conference.
Konuşması, konferansın ana etkinliğinin başlangıcıydı.