pike kelimesinin Türkçe anlamı
pike İngilizce'de ne anlama geliyor? Lingoland ile bu kelimenin anlamını, telaffuzunu ve özel kullanımını keşfedin
pike
US /paɪk/
UK /paɪk/

İsim
1.
turna balığı
a large, predatory freshwater fish with a long body, a flattened snout, and sharp teeth
Örnek:
•
He caught a large pike in the lake.
Gölde büyük bir turna balığı yakaladı.
•
Pike are known for their aggressive hunting behavior.
Turna balıkları agresif avlanma davranışlarıyla bilinir.
2.
mızrak, süngü
a weapon with a long wooden shaft and a pointed metal head, formerly used by infantry
Örnek:
•
The soldiers advanced with their pikes at the ready.
Askerler mızrakları hazır bir şekilde ilerledi.
•
The museum displayed ancient armor and pikes.
Müzede antik zırhlar ve mızraklar sergileniyordu.
3.
otoyol, ücretli yol
a turnpike or toll road
Örnek:
•
We took the pike to avoid city traffic.
Şehir trafiğinden kaçınmak için otoyolu kullandık.
•
The new pike will significantly reduce travel time.
Yeni otoyol seyahat süresini önemli ölçüde azaltacak.
Fiil
1.
keskin dönmek, ani dönüş yapmak
to turn or move sharply, especially in a vehicle
Örnek:
•
The car piked around the corner.
Araba köşeyi keskin bir şekilde döndü.
•
He piked into the parking spot with precision.
Park yerine hassasiyetle döndü.
Bu kelimeyi Lingoland'da öğren
İlgili Kelime: