pal

US /pæl/
UK /pæl/
"pal" picture
1.

arkadaş, dost

a friend

:
He's my best pal.
O benim en iyi arkadaşım.
We've been pals since childhood.
Çocukluğumuzdan beri arkadaşız.
1.

arkadaş olmak, dostluk kurmak

to associate with someone as a friend

:
He's always palling around with the wrong crowd.
O her zaman yanlış kişilerle takılıyor.
They palled up quickly during the trip.
Seyahat sırasında hızla arkadaş oldular.