mixed
US /mɪkst/
UK /mɪkst/

1.
karışık, çeşitli
consisting of a combination of different types of things or people
:
•
The audience was a mixed group of young and old.
Seyirci, genç ve yaşlılardan oluşan karışık bir gruptu.
•
We had mixed feelings about the decision.
Karar hakkında karmaşık duygularımız vardı.
2.
karma
involving or composed of both sexes
:
•
The school has mixed classes.
Okulda karma sınıflar var.
•
They play in a mixed doubles tennis tournament.
Karma çiftler tenis turnuvasında oynuyorlar.
1.
karışık
past participle of mix
:
•
The ingredients were carefully mixed in a large bowl.
Malzemeler büyük bir kapta dikkatlice karıştırıldı.
•
The colors are well mixed, creating a smooth gradient.
Renkler iyi karışmış, pürüzsüz bir geçiş oluşturuyor.