look up
US /lʊk ˈʌp/
UK /lʊk ˈʌp/
1.
aramak, bakmak
to search for information, especially in a reference book or on a computer
:
•
I need to look up the meaning of this word in the dictionary.
Bu kelimenin anlamını sözlükten aramam gerekiyor.
•
You can look up his address online.
Adresini internetten bulabilirsin.
2.
iyileşmek, düzelmek
to improve or get better
:
•
Things are finally starting to look up for us.
İşler nihayet bizim için iyiye gitmeye başladı.
•
His health has really looked up since he started exercising.
Egzersiz yapmaya başladığından beri sağlığı gerçekten düzeldi.
3.
ziyaret etmek, bulmak
to visit someone, especially after a long time or when you are in their area
:
•
I'll look you up next time I'm in town.
Bir dahaki sefere şehirdeyken seni ziyaret ederim.
•
He promised to look up his old college friends.
Eski üniversite arkadaşlarını ziyaret etmeye söz verdi.