lime kelimesinin Türkçe anlamı
lime İngilizce'de ne anlama geliyor? Lingoland ile bu kelimenin anlamını, telaffuzunu ve özel kullanımını keşfedin
lime
US /laɪm/
UK /laɪm/

İsim
1.
limon
a round, green citrus fruit with a sour taste
Örnek:
•
She squeezed a fresh lime into her drink.
İçeceğine taze bir limon sıktı.
•
The recipe calls for the zest of one lime.
Tarif bir limonun kabuğunu istiyor.
Eş Anlamlı:
2.
kireç
a white powdery substance, calcium oxide, obtained by heating limestone, used in building materials and agriculture
Örnek:
•
Farmers often add lime to the soil to reduce acidity.
Çiftçiler toprağın asitliğini azaltmak için genellikle kireç eklerler.
•
Lime is a key ingredient in cement production.
Kireç, çimento üretiminde anahtar bir bileşendir.
Eş Anlamlı:
Fiil
1.
kireçlemek
to treat or mix with lime, especially to reduce acidity in soil or water
Örnek:
•
The gardener decided to lime the lawn to improve its health.
Bahçıvan, çimlerin sağlığını iyileştirmek için kireçlemeye karar verdi.
•
The lake was limed to counteract the effects of acid rain.
Göl, asit yağmurlarının etkilerini gidermek için kireçlendi.
Eş Anlamlı:
Sıfat
1.
limon yeşili
of a yellowish-green color, like that of a lime fruit
Örnek:
•
The walls were painted a bright lime green.
Duvarlar parlak limon yeşili renge boyanmıştı.
•
She wore a dress in a vibrant lime shade.
Canlı bir limon tonunda bir elbise giydi.
Eş Anlamlı:
Bu kelimeyi Lingoland'da öğren
İlgili Kelime: