landscape kelimesinin Türkçe anlamı
landscape İngilizce'de ne anlama geliyor? Lingoland ile bu kelimenin anlamını, telaffuzunu ve özel kullanımını keşfedin
landscape
US /ˈlænd.skeɪp/
UK /ˈlænd.skeɪp/

İsim
1.
manzara, peyzaj
all the visible features of an area of land, often considered in terms of their aesthetic appeal
Örnek:
•
The rolling hills and green valleys formed a beautiful landscape.
Yuvarlanan tepeler ve yeşil vadiler güzel bir manzara oluşturuyordu.
•
The artist specialized in painting natural landscapes.
Sanatçı doğal manzaralar resmetmede uzmanlaşmıştı.
2.
manzara resmi, peyzaj tablosu
a picture representing a scene of inland natural scenery
Örnek:
•
She hung a beautiful landscape painting in her living room.
Oturma odasına güzel bir manzara tablosu astı.
•
The museum has an impressive collection of 19th-century landscapes.
Müzede 19. yüzyıl manzaralarından oluşan etkileyici bir koleksiyon var.
Eş Anlamlı:
3.
manzara, ortam, durum
the distinctive features of a particular situation or intellectual area
Örnek:
•
The political landscape has shifted dramatically in recent years.
Siyasi manzara son yıllarda dramatik bir şekilde değişti.
•
Understanding the competitive landscape is crucial for business success.
Rekabet ortamını anlamak iş başarısı için çok önemlidir.
Eş Anlamlı:
Fiil
1.
peyzaj düzenlemesi yapmak, güzelleştirmek
make (an area of land) more attractive by altering the existing design, adding ornamental features, and planting trees and shrubs
Örnek:
•
They hired a professional to landscape their backyard.
Arka bahçelerini peyzaj düzenlemesi için bir profesyonel tuttular.
•
The city plans to landscape the new park area.
Şehir, yeni park alanını peyzaj düzenlemesi yapmayı planlıyor.
Bu kelimeyi Lingoland'da öğren
İlgili Kelime: