justify kelimesinin Türkçe anlamı
justify İngilizce'de ne anlama geliyor? Lingoland ile bu kelimenin anlamını, telaffuzunu ve özel kullanımını keşfedin
justify
US /ˈdʒʌs.tə.faɪ/
UK /ˈdʒʌs.tə.faɪ/

Fiil
1.
haklı çıkarmak, doğrulamak
show or prove to be right or reasonable
Örnek:
•
The end does not always justify the means.
Sonuç her zaman araçları haklı çıkarmaz.
•
He tried to justify his actions by explaining the circumstances.
Durumları açıklayarak eylemlerini haklı çıkarmaya çalıştı.
2.
haklı çıkarmak, doğrulamak
be a good reason for (something)
Örnek:
•
Nothing can justify such cruelty.
Hiçbir şey böyle bir zulmü haklı çıkaramaz.
•
His long hours at work were justified by the promotion he received.
Uzun çalışma saatleri, aldığı terfi ile haklı çıktı.
Eş Anlamlı:
Bu kelimeyi Lingoland'da öğren