inaccessible
US /ˌɪn.əkˈses.ə.bəl/
UK /ˌɪn.əkˈses.ə.bəl/

1.
erişilemez, ulaşılamaz
unable to be reached or entered
:
•
The remote village was inaccessible during the winter due to heavy snow.
Uzak köy, yoğun kar yağışı nedeniyle kışın erişilemezdi.
•
The data is stored in a secure, inaccessible server.
Veriler güvenli, erişilemez bir sunucuda saklanır.
2.
anlaşılmaz, kavranması zor
difficult or impossible to understand or appreciate
:
•
His academic writing is often inaccessible to the general public.
Akademik yazıları genellikle genel halk için anlaşılmazdır.
•
The artist's abstract concepts were inaccessible to many viewers.
Sanatçının soyut kavramları birçok izleyici için anlaşılmazdı.