illiterate
US /ɪˈlɪt̬.ɚ.ət/
UK /ɪˈlɪt̬.ɚ.ət/
1.
okuma yazma bilmeyen, cahil
unable to read or write
:
•
Many adults in rural areas are still illiterate.
Kırsal bölgelerdeki birçok yetişkin hala okuma yazma bilmiyor.
•
The program aims to help illiterate adults learn to read.
Program, okuma yazma bilmeyen yetişkinlerin okumayı öğrenmelerine yardımcı olmayı amaçlamaktadır.
2.
cahil, bilgisiz
lacking knowledge in a particular subject or area
:
•
He is completely illiterate when it comes to computers.
Bilgisayarlar konusunda tamamen cahil.
•
Many people are financially illiterate, leading to poor money management.
Birçok insan finansal olarak cahildir, bu da kötü para yönetimine yol açar.
1.
okuma yazma bilmeyen kişi, cahil
a person who is unable to read or write
:
•
The charity provides education for illiterates.
Hayır kurumu okuma yazma bilmeyenlere eğitim sağlıyor.
•
He was once an illiterate, but now he can read and write.
Bir zamanlar okuma yazma bilmeyen biriydi ama şimdi okuyup yazabiliyor.