grid kelimesinin Türkçe anlamı
grid İngilizce'de ne anlama geliyor? Lingoland ile bu kelimenin anlamını, telaffuzunu ve özel kullanımını keşfedin
grid
US /ɡrɪd/
UK /ɡrɪd/

İsim
1.
ızgara, şebeke
a framework of spaced bars that are parallel to or cross each other; a grating
Örnek:
•
The city's streets are laid out on a rectangular grid.
Şehrin sokakları dikdörtgen bir ızgara üzerine kuruludur.
•
The artist used a grid to help with the proportions of the drawing.
Sanatçı, çizimin oranlarına yardımcı olmak için bir ızgara kullandı.
2.
ızgara, koordinat ızgarası
a network of lines of latitude and longitude on a map or chart
Örnek:
•
Navigators use a geographical grid to pinpoint locations.
Denizciler, konumları belirlemek için coğrafi bir ızgara kullanır.
•
The map has a clear grid overlay for easy coordinate reading.
Harita, koordinat okumayı kolaylaştırmak için net bir ızgara katmanına sahiptir.
3.
elektrik şebekesi, enerji şebekesi
a network of power lines and substations used to transmit and distribute electricity
Örnek:
•
The storm caused widespread outages on the power grid.
Fırtına, elektrik şebekesinde yaygın kesintilere neden oldu.
•
Smart grids are designed to improve the efficiency and reliability of electricity distribution.
Akıllı şebekeler, elektrik dağıtımının verimliliğini ve güvenilirliğini artırmak için tasarlanmıştır.
Fiil
1.
ızgaralamak, şebekeye ayırmak
to mark with a grid
Örnek:
•
The cartographer will grid the map before printing.
Haritacı, baskıdan önce haritayı ızgaralayacak.
•
We need to grid the area for a more systematic search.
Daha sistematik bir arama için alanı ızgaralamamız gerekiyor.
Bu kelimeyi Lingoland'da öğren