gravy train

US /ˈɡreɪ.vi treɪn/
UK /ˈɡreɪ.vi treɪn/
"gravy train" picture
1.

kaymaklı iş, kolay para kaynağı

a situation in which someone can make a lot of money for very little effort

:
He got on the gravy train when he inherited his uncle's business.
Amcasının işini miras aldığında kaymaklı işe girdi.
Many people try to get on the gravy train of government contracts.
Birçok kişi devlet ihalelerinin kaymaklı işine girmeye çalışır.