go belly up
US /ɡoʊ ˈbɛli ʌp/
UK /ɡoʊ ˈbɛli ʌp/

1.
batmak, iflas etmek, tamamen başarısız olmak
to fail completely, especially financially; to go bankrupt
:
•
The company will go belly up if sales don't improve soon.
Satışlar yakında düzelmezse şirket batacak.
•
After several bad investments, his business finally went belly up.
Birkaç kötü yatırımın ardından işi sonunda battı.
2.
ölmek, can vermek
to die (often used for animals)
:
•
My goldfish went belly up last night.
Japon balığım dün gece öldü.
•
The old dog finally went belly up after a long illness.
Yaşlı köpek uzun bir hastalıktan sonra sonunda öldü.