fulminate kelimesinin Türkçe anlamı
fulminate İngilizce'de ne anlama geliyor? Lingoland ile bu kelimenin anlamını, telaffuzunu ve özel kullanımını keşfedin
fulminate
US /ˈfʊl.mə.neɪt/
UK /ˈfʊl.mə.neɪt/

Fiil
1.
şiddetle protesto etmek, lanetlemek
express vehement protest
Örnek:
•
He continued to fulminate against the government's policies.
Hükümetin politikalarına karşı şiddetle protesto etmeye devam etti.
•
The speaker fulminated about the injustice of the system.
Konuşmacı sistemin adaletsizliğine karşı şiddetle protesto etti.
2.
şiddetlenmek, hızla kötüleşmek
(of a disease or symptom) develop suddenly and severely
Örnek:
•
The infection can fulminate rapidly, leading to serious complications.
Enfeksiyon hızla şiddetlenebilir ve ciddi komplikasyonlara yol açabilir.
•
His condition began to fulminate after a few hours.
Birkaç saat sonra durumu şiddetlenmeye başladı.
Bu kelimeyi Lingoland'da öğren