flamboyant
US /flæmˈbɔɪ.ənt/
UK /flæmˈbɔɪ.ənt/
1.
gösterişli, abartılı, flamboyan
tending to attract attention because of their exuberance, confidence, and stylishness
:
•
The artist was known for his flamboyant style and colorful paintings.
Sanatçı, gösterişli tarzı ve renkli tablolarıyla tanınıyordu.
•
He made a flamboyant entrance, wearing a bright red suit.
Parlak kırmızı bir takım elbise giyerek gösterişli bir giriş yaptı.
2.
gösterişli, süslü, ağdalı
(of a building or architectural style) elaborately ornate; florid
:
•
The church was built in a flamboyant Gothic style.
Kilise gösterişli Gotik tarzda inşa edildi.
•
The palace featured flamboyant decorations and intricate carvings.
Sarayda gösterişli süslemeler ve karmaşık oymalar bulunuyordu.