fidget kelimesinin Türkçe anlamı
fidget İngilizce'de ne anlama geliyor? Lingoland ile bu kelimenin anlamını, telaffuzunu ve özel kullanımını keşfedin
fidget
US /ˈfɪdʒ.ɪt/
UK /ˈfɪdʒ.ɪt/

Fiil
1.
kıpırdanmak, yerinde duramamak
make small movements, especially of the hands and feet, through nervousness or impatience
Örnek:
•
He tends to fidget when he's nervous.
Gergin olduğunda kıpırdanma eğilimindedir.
•
Stop fidgeting and pay attention!
Kıpırdanmayı bırak ve dikkat et!
İsim
1.
kıpırdanma, yerinde duramama
a small, restless movement of the body or limbs
Örnek:
•
He made a nervous fidget with his hands.
Elleriyle gergin bir kıpırdanma yaptı.
•
Her constant fidgets were distracting.
Sürekli kıpırdanmaları dikkat dağıtıcıydı.
Eş Anlamlı:
Bu kelimeyi Lingoland'da öğren