fascinated
US /ˈfæs.ən.eɪ.tɪd/
UK /ˈfæs.ən.eɪ.tɪd/

1.
büyülenmiş, hayran kalmış
strongly attracted and interested
:
•
She was fascinated by the ancient ruins.
Antik kalıntılar onu büyüledi.
•
I'm absolutely fascinated by how it works.
Nasıl çalıştığına tamamen hayran kaldım.