equip
US /ɪˈkwɪp/
UK /ɪˈkwɪp/

1.
donatmak, teçhiz etmek
supply with the necessary items for a particular purpose
:
•
The school will equip all students with laptops.
Okul tüm öğrencileri dizüstü bilgisayarlarla donatacak.
•
The hospital is well-equipped to handle emergencies.
Hastane acil durumları idare etmek için iyi donatılmış.
2.
donatmak, yetenek kazandırmak
provide (someone) with the necessary skills for a particular purpose
:
•
His education helped to equip him for a career in law.
Eğitimi, onu hukuk kariyeri için donatmaya yardımcı oldu.
•
The training program aims to equip participants with practical skills.
Eğitim programı, katılımcıları pratik becerilerle donatmayı amaçlamaktadır.