daub kelimesinin Türkçe anlamı
daub İngilizce'de ne anlama geliyor? Lingoland ile bu kelimenin anlamını, telaffuzunu ve özel kullanımını keşfedin
daub
US /dɑːb/
UK /dɑːb/

Fiil
1.
sürmek, bulaştırmak
to smear or spread (a sticky substance) on a surface in a rough or careless way
Örnek:
•
He daubed paint on the canvas with his fingers.
Parmaklarıyla tuvale boya sürdü.
•
The children daubed mud all over the wall.
Çocuklar duvarın her yerine çamur sürdü.
2.
kötü resim yapmak, beceriksizce boyamak
to paint (a picture) roughly or unskillfully
Örnek:
•
He likes to daub landscapes, though he's not a professional artist.
Profesyonel bir sanatçı olmasa da manzara resimleri yapmayı sever.
•
The amateur artist would often daub portraits of his friends.
Amatör sanatçı sık sık arkadaşlarının portrelerini yapardı.
Eş Anlamlı:
İsim
1.
2.
karalama, beceriksizce yapılmış resim
a roughly or unskillfully painted picture
Örnek:
•
The gallery displayed a collection of abstract daubs.
Galeri, soyut karalamalar koleksiyonunu sergiledi.
•
He dismissed the painting as a mere daub.
Resmi sadece bir karalama olarak reddetti.
Bu kelimeyi Lingoland'da öğren