controller

US /kənˈtroʊ.lɚ/
UK /kənˈtroʊ.lɚ/
"controller" picture
1.

kontrolör, denetleyici

a person who directs or regulates something

:
•
The air traffic controller guided the plane safely to the runway.
Hava trafik kontrolörü uçağı güvenli bir şekilde piste yönlendirdi.
•
She works as a financial controller for a large corporation.
Büyük bir şirket için finans kontrolörü olarak çalışıyor.
:
directormanagersupervisorregulatoroverseer
2.

kontrolcü, kumanda

a device used to control a machine or a video game

:
•
He picked up the game controller and started playing.
Oyun kontrolcüsünü aldı ve oynamaya başladı.
•
The drone is operated by a remote controller.
Drone uzaktan kumanda ile çalıştırılır.
:
joystickgamepadremote
:
controlledcontrolin controlremote controlcontrol panelquality controlself-control