boundary kelimesinin Türkçe anlamı

boundary İngilizce'de ne anlama geliyor? Lingoland ile bu kelimenin anlamını, telaffuzunu ve özel kullanımını keşfedin

boundary

US /ˈbaʊn.dər.i/
UK /ˈbaʊn.dər.i/
"boundary" picture

İsim

1.

sınır, hudut

a line that marks the limits of an area; a dividing line

Örnek:
The river forms the natural boundary between the two countries.
Nehir, iki ülke arasındaki doğal sınırı oluşturur.
They set up a fence to mark the property boundary.
Mülk sınırını işaretlemek için bir çit kurdular.
2.

sınır, kısıtlama

a limit of what is acceptable or allowed

Örnek:
It's important to set clear boundaries in any relationship.
Her ilişkide net sınırlar belirlemek önemlidir.
He pushed the boundaries of what was considered art.
Sanat olarak kabul edilenin sınırlarını zorladı.
Bu kelimeyi Lingoland'da öğren