boarder
US /ˈbɔːr.dɚ/
UK /ˈbɔːr.dɚ/

1.
pansiyoner, kiracı
a person who receives meals and lodging in exchange for payment
:
•
The old lady took in a boarder to help with expenses.
Yaşlı kadın masraflara yardımcı olması için bir pansiyoner aldı.
•
Our house has a spare room, so we're thinking of getting a boarder.
Evimizde boş bir oda var, bu yüzden bir pansiyoner almayı düşünüyoruz.