belt up

US /belt ʌp/

UK /belt ʌp/

emniyet kemerini takmak

to fasten your seatbelt in a car or aircraft

•

Make sure everyone belts up before we start driving.

Sürüşe başlamadan önce herkesin emniyet kemerini taktığından emin olun.

•

The flight attendant reminded passengers to belt up for landing.

Hostes, yolculara iniş için emniyet kemerlerini takmalarını hatırlattı.

susmak, çenesini kapatmak

(informal, British) to stop talking or be quiet

•

Oh, belt up, will you? I'm trying to concentrate.

Ah, susar mısın? Konsantre olmaya çalışıyorum.

•

He told the noisy kids to belt up.

Gürültücü çocuklara susmalarını söyledi.