"be stuck in a time warp" kelimesinin Türkçe anlamı
"be stuck in a time warp" İngilizce'de ne anlama geliyor? Lingoland ile bu kelimenin anlamını, telaffuzunu ve özel kullanımını keşfedin
be stuck in a time warp
US /bi stʌk ɪn ə taɪm wɔrp/
UK /bi stʌk ɪn ə taɪm wɔrp/

Deyim
1.
zaman tünelinde sıkışıp kalmak, zamana ayak uyduramamak
to be in a situation where things have not changed for a long time, often implying a lack of progress or being out of touch with current trends
Örnek:
•
Walking into that old shop felt like being stuck in a time warp; nothing had changed in decades.
O eski dükkana girmek, zaman tünelinde sıkışıp kalmış gibiydi; on yıllardır hiçbir şey değişmemişti.
•
My grandparents' house is lovely, but it feels like they're stuck in a time warp with all their antique furniture and old technology.
Büyükannem ve büyükbabamın evi çok güzel ama tüm antika mobilyaları ve eski teknolojileriyle zaman tünelinde sıkışıp kalmışlar gibi hissediliyor.
Bu kelimeyi Lingoland'da öğren