avant-garde
US /ˌæv.ɑ̃ːˈɡɑːrd/
UK /ˌæv.ɑ̃ːˈɡɑːrd/
1.
avangart, öncü
new and experimental ideas and methods in art, music, or literature.
:
•
The artist's work was considered truly avant-garde for its time.
Sanatçının eseri, zamanı için gerçekten avangart kabul edildi.
•
The film pushed the boundaries of conventional storytelling, making it truly avant-garde.
Film, geleneksel hikaye anlatımının sınırlarını zorlayarak onu gerçekten avangart hale getirdi.
1.
avangart, öncüler
a group of people who introduce new and experimental ideas and methods in art, music, or literature.
:
•
The avant-garde gathered in Paris in the early 20th century.
Avangart, 20. yüzyılın başlarında Paris'te toplandı.
•
She was a leading figure in the literary avant-garde.
Edebiyat avangartının önde gelen isimlerinden biriydi.